Moki’nin Dağınıklık Macerası
Bir varmış, bir yokmuş… Güzel ve rengârenk bir ormanda, yemyeşil ağaçların gölgesinde Moki adında sevimli bir kirpi yaşarmış. Moki’nin en büyük özelliği, temizlik ve düzen konusunda hiç ama hiç dikkatli olmamasıymış. Eşyalarını nereye koyduğunu hatırlamaz, odası her zaman darmadağınık olurmuş.
Bir gün Moki, okula gitmek için erkenden uyumuş ve alarmını kurmuş. Sabah alarm çaldığında gözlerini açar açmaz yataktan fırlamış. Ama o da ne? Okul üniforması ortada yok!
Sağa bakmış, sola bakmış, koltukların altına eğilip bakmış, dolabın içine göz atmış ama yok! Hatta çamaşır makinesine, ayakkabılığa ve kedisi Pufi’nin sepetine bile bakmış ama üniformasını bir türlü bulamamış. Aradıkça panik yapmaya başlamış, çünkü zaman hızla geçiyormuş.
“Off! Keşke odamı bu kadar dağıtmasaydım…” diye iç geçirmiş Moki.
Zaman daralınca mecburen eski bir pantolon ve tişört giymiş. Çoraplarını da bulamamış, buldukları ise birbirinden tamamen farklıymış! Birini kırmızı, diğerini yeşil giyip aceleyle okula koşmuş. Ama ne yazık ki, kahvaltı yapmaya bile vakti kalmamış. Karnı guruldayarak sınıfa girdiğinde, arkadaşları onu görünce kahkahalarla gülmeye başlamış.
“Haha! Moki, senin üniforman nerede?” diye sormuş Lili Tavşan.
“Baksanıza çoraplarına! Biri kırmızı, diğeri yeşil!” diye eklemiş Toto Kaplumbağa.
Moki utancından kıpkırmızı olmuş, başını öne eğmiş. O anda öğretmenleri Bayan Baykuş içeri girmiş ve sınıftaki gürültüyü susturmuş.
“Moki, görüyorum ki bu sabah biraz zorlanmışsın.” demiş nazik bir sesle. “Ama unutma, düzenli olmak sana zaman kazandırır. Eğer odan toplu olsaydı, üniformanı hemen bulabilirdin ve böyle komik bir duruma düşmezdin.”
Öğretmeninin sözleri Moki’nin aklına kazınmış. O gün okuldan eve döner dönmez büyük bir karar almış!
Önce bütün çamaşırlarını yıkamış, ardından dolabını düzenlemiş. Eskiden her yere fırlattığı kitaplarını, oyuncaklarını ve eşyalarını yerine koymuş. Ütüsünü yapıp okul çantasını bile erkenden hazırlamış. Artık her şey düzenli ve yerli yerindeymiş.
Ertesi sabah alarm çaldığında Moki mutlu bir şekilde gözlerini açmış. Üniformasını dolabından kolayca almış, eşleşen çoraplarını giymiş ve mis gibi bir kahvaltı yapmış.
Okula zamanında yetiştiğinde herkes şaşırmış. Lili Tavşan ve Toto Kaplumbağa ona bakıp gülümsemiş.
“Vay canına, Moki! Bugün çok şıksın!” demiş Lili.
“Sanırım artık düzenli bir kirpi oldun!” diye eklemiş Toto.
Moki de gülümsemiş. “Evet! Artık düzenli olmak çok işime yarıyor!”
Ve o günden sonra Moki, ormanın en düzenli ve temiz kirpisi olmuş.
Gökten üç elma düşmüş: Biri düzenli olanlara, biri temiz kalanlara, biri de bu masalı dinleyen minik kulaklara!

Yorumlar
Yorum Gönder